31 Ekim 2011 Pazartesi

Yeni hafta Kasım başı


Bu hafta'nın önemli noktaları
3-4 Kasım G 20 toplantısı.
Geçem hafta avrupa birliği liderlerinin aldığı kararlara yönelik tavırlar.

Şu an için mevcut önerillerimde değişiklik yok.

Hükümetin orta vadeli ekonomi planınını sonunda belirtilen hedefler

MAKRO BÜYÜKLÜKLER
Programla 2012 yılında, Türkiye'nin yüzde 4,0 oranında büyümesi öngörülürken, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) TL bazında 1 trilyon 426 milyar lira, döviz bazında ise 821,7 milyar dolar olarak hesaplandı.

Türkiye nüfusunun 2012 yılında 74 milyon 885 bin, kişi başına milli gelirin 10 bin 973 dolar seviyesine ulaşacağı tahmin edildi. Gelecek yıl işsizlik oranının ise yüzde 10,4 oranında olması bekleniyor.

Programa göre, 2012 yılı sonunda TÜFE yüzde 5,2, deflatör yüzde 7 olacak. İhracatın 148,5 milyar dolar, ithalatın ise 248,7 milyar dolar olması beklenen 2012 yılında dış ticaret açığının da 100,2 milyar dolar seviyesinde olacağı öngörüldü.

Gelecek yıl 65,4 milyar dolar olması beklenen cari işlemler açığının GSYH'ye oranının yüzde 8 olacağı tahmin ediliyor.
(Bloomberg HT)
Programın geri kalanını hızlıca okuduğumda dikkate değer özellikli bir nokta görmedim. Bakalım hedefler ne ölçüde tutturulacak

28 Ekim 2011 Cuma

Piyasaların yönü (29 Ekim 2011)

İMKB hafif bir yükselişle kapattı. ABD yatay Avrupa yatay kapattı. Beklentilerde değişiklik oluşturmayan piyasanın yönünü değiştirmeyen bir gün. Hala hisse senedinde artış. Dolar da sabit. Altında belirsiz süreç devam ediyor.
ABD'nin 3. parasal genişleme planı açıklaması ile ilgili haber (Bloomberg'te okudum) takip edilmeli. Bu hisse senedi piyasalarını ciddi bir artış ivmesine yönlendirir. Bu bir spekülasyon mu? gerçek mi? Şu an bunun peşinde olmakta fayda var. FED son açıklamalarında tam tersi ifadeler kullandı. Pek olası gibi görünmüyor. Diğer bir nokta Çin'in EFSF'ye nasıl bir destek olacağı. Burda güçlü bir Çin desteği Avrupa borç krizini farklı bir boyuta taşıyabilir. Çözüme bile götürebilir. Burada Çin'in Euro bölgesinin ve Euro'nun belli bir güçte kalmasına ihtiyacı var. Ancak burda optimal ayarlamayı yapmak zor.
Eğer FED'den QE3 Çin'den güçlü destek birleşirse piyasalar coşar. Dolar 1.60'ın altına geriler. Birde buna başka bir kredi değerlendirme kuruluşundan not artırımı gelirse 70 000'in üzerinde bir İMKB görebiliriz. Bu söylediklerin bir kaç hafta önceki tahminlerim ile çelişiyor görünüyor olabilir.
Savunma
1. Bu söylediğim olasılıklar henüz hayata geçmedi ve henüz doğrultu değişikliği yok
2. Piyasalar dinamik ve değişken doğrultulara sahip. Ve ana doğrultuya ulaşırken de farklı doğrultulara sapacaktır. Bu nedenle küçük yatırımcı yatırım vadesi süresince temel doğrultuları ve ara doğrultuları yatırm hızına göre tespit ederek o tespitler doğrultusunda davranmalı.
Özetle hisse senetlerindeki ara doğrultu yükseliş yönünde. Bunu ana doğrultu haline getirecek iki (Çin desteği ve QE3 ) olasılık var. Gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini takip etmek gerekir.

Küçük yatırımcı için bir yol haritası

Son günlerde bu toplantıların mutlaka piyasaları olumlu etkileyecek bir kararla biteceğini söyledim. Son gün özellikle vurguladım. Ve o yazı doğrultusunda davranılsa idi -çarşamba günü İMKB düşüşle kapattı gün boyu alım fırsatı verdi- perşembe kapanışta % 3 civarında bir kar sağlanabilirdi. Birde buna dolar pozisyonunda geçen hafta 1,86'lardan satış önerisi eklenirse bu kar % 9 civarında olurdu. Bu kısım geride kaldı.
 Gelecek: Şu anda hisse senedi piyasalarında yukarı yönlü bir dalga başlamış durumda. Koşullar her açıdan uygun. Artık bir takım direnç noktaları test edilip büyük olasılıkla kırılacak. Bu yükseliş çok uzun süreli değil. Mevcut kararların hayata geçirileceği zamanlardaki tutarsızlıklar ve muhtemelen beklenilenin üstünde zararlar gidişatı bozacak.
Temel doğrultunun değiştiğini düşünmüyorum ABD % 2.5 büyüdü AB ise mevcut krizi aşmak için  karar aldı. Gelinen noktalar arasında büyük fark var. Bu farkta zamanla kendini gösterecek. Ancak binilmesi gereken dalga hisse senetlerindeki yükseliş dalgası. Türkiye bu dönemde Avrupa ve Amerika'nın altında getiri sağlayabilir. Nedeni merkez bankasının çelişik hareketleri. Gereksiz atraksiyonları. Ancak geçen haftalarda konuşulan not artırımı hikayesi bu dönemde yeniden gündeme gelirse yükseliş hiç beklenmedik noktaları bulabilir.
Sonuç: Hisse senedinde oluşturulan pozisyonları koru
Bu seviyelerden yeni hisse senedi pozisyonu açılabilir
Dolar pozisyonları kapatılmış olmalıydı. Hala açıksa 1.72- 1,76 arasında bir süre hareket eder. Hisse senedine geçiş olası hisse senedi artışından ötürü anlamlı. Piyasanın yönü 1,72'lerden dolar alım fırsatı verecektir.Hisse senetlerindeki kar realizasyonları 1.72'ye yaklaşan dolar değerlerinde dolara çevrilmesinde fayda var. Bu iyimser hava bozulacaktır.
Altın: Altın mevcut iyimser havada da yine yükseldi. Altın artık doların karşıtı bir piyasa aracı oldu güvenli liman özelliğini yitirdi. Piyasalarda risk ihtimali artınca dolar yükseliyor ve altın düşüyor. Türkiye'de bu ters korelasyon gram değerindeki oynaklığı azaltıyor. Yeni pozisyon açmak için uygun değil. Pozisyon korunabilir. Ancak büyük getiriler şu an için TL bazında pek mümkün görünmüyor.

26 Ekim 2011 Çarşamba

sabah ne olacak: Avrupa birliği toplanacak

Avrupa birliği toplantısı : Bu konuda bu ayın başındaki Merkozi toplantısınında düşüncelerimi yazmıştım. Zaman beni haklı çıkardı. Avrupa birliği liderleri tembel öğrenci modunda sınavı erteleme gayretinde. Ancak yarın o toplantı kararlı bir kurtuluş açıklamasına ulaşmadan bitmeyecek. Gün içi farklı söylentiler oluşabilir. Ve bir takım inişler yaşamabilir. Gün içi hisse senetlerindeki düşüşler alım fırsatı olacaktır.
Avrupa birliği liderlerinin net ve olumlu bir açıklama yapmaktan başka çareleri yok. (buda gerçek anlam da bir çare olmayacak). Yapılan olumlu açıklamalar piyasalarda bir ralli başlatabilir ve üst üste yükselişler görülebilir. Taki Yunanistan'ın kontrollü temerrüt söylentilerinin ayyuka çıkıp aslında söylenti değilmiş dediğimiz zamana kadar. Sonra euro dolarda 1,15'li seviyerlere yolculuk ve tüm çapalara rağmen 2'nin üstünde dolar. Ancak yarından sonra başlayacak ralli olalsılığı iyi değerlendirilmeli ve bu dalgaya binilmeli.

26 ekim 01:00

Dolar tahminlerim merkez bankasından gelen açıklamalarla aralık değiştirdi. Yarın ne açıklanacak çok merak ediyorum. Sonuçta konjonktürel etki ile de dolar 1.75'e kadar inebilir. Burası çıkışta merkez bankasının faiz indirerek çalışmaz hale getirdiği direnç faiz artırmadığı sürece çalışacağını düşünüyorum.
Peki merkez bankası neden müdahele ediyor? Bunu tam olarak anlamadım. Türkiye'de kur politikasının adı nedir? Yatırımcı piyasaları tahmin etmekle kalmayacak birde merkez bankasının müdahalelerini ve zamanlamasını da tahmin etmek zorunda. 1 hafta önce dolar üzerinde borç açığı kapatan bir işletmenin bu gün ki kurda oluşan kaybını kim karşılamalı?
Türkiye ekonomisinin en kırılgan yanı cari açık. Düşük TL bize bu anlamda büyük avantaj sağlarken tüm dünyada serbest döviz politikalarını kendi para birimleri aşırı değerlendi diye para birimlerinin değerini düşürmeye çalışırken biz neden Tl'yi değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu sadece ithalatı ve ithalata bağlı üretimi destekler. Bizim cari açık için tersini yapmamız gerekmiyor mu ?
Doların değerini yine piyasa belirleyecektir. Eğer konjonktürel önemli bir değişme olmaz ise doların değerlenmesi sadece geciktirilmiş olacaktır. BOJ Japon Yeninin aşırı değerlenmesi sonrası müdahele etmişti. Bir merkez bankası müdahalesi sonrası zarar ettiğim durum da oydu. Merkez bankalarının müdahele zamanlamasını tam öngeremediği mi kabul ediyorum. Şu an Yen ilk müdahalelerin başladığı zamankinden biraz daha değerli ve bu noktalarda dengelenmiş durumda. Sonuçta piyasa temel yön verici. Piyasa akan su örneklemesindeki gibi değerlendirilebilir. Su kaynağından geldiği sürece önüne konulan engeller sonunda geçilecektir.

22 Ekim 2011 Cumartesi

23 Ekim'e bir kala

Son iki gündür özellikle cumadan önce yazmayı istedim. Ancak iş yoğunluğu bloguma vakit ayıramadım. Bu blogta bir amacım "dedim " demek yerini bir kanıt gösterip "yazmıştım okuyabilirsin demek".
Aşağıda yazdıklarım perşembe günü yazmak istediklerimdir. Bu kez demiştim demek durumunda kaldım. Buda ders olsun bir on dakika bulup yazmalıyım yazacaklarımı
Cuma günü hisse senedi alış günü idi. Endeksi götürecek hisseler GARAN gibi banka hisseleri. Burdan olumlu bir haber tatmin edici bir söz çıkma olasılığı yüksek. Sadece 26 Ekim'de bir toplantı daha var bu kafa karıştırıcı. Sonuçta piyasaların dudağına bal çalınacağı kesin. Bunun hafta sonu olmasını beklerken 26 Ekim çarşamba işleri karıştırdı. Bal çarşambaya kaldı da pazar bir sarsıcı anlaşmazlık çıkar mı? Yada tersi olur mu? Benim düşüncem sonuçta perşembe ve cuma düşüşlerden almak hafta içi yükselişleri satış fırsatı olarak kullanmak.  !,86'dan dolar da bir miktar kar satışı önermiştim 1,81-1,82'den yerine konulabilir. Ana doğrultunun değiştiğini düşünmüyorum mevcut anlayış krize çözüm olmayacak. Sadece piyasalara geçicı bir ferahlık verecek.  Bu da yeni bir iniş cıkış dalgası oluşturacak.
Ana pozisyonu korumakla birlikte bu dalgadan faydalanmakta yarar var. Hala çok geç değil. Belki biraz daha iyi bir alım fırsatı oluşabilir.
Bu yükseliş dalgasına binip uygun bir yerde inmek gerek.

18 Ekim 2011 Salı

genel bilgi

bu blog bir yatırım danışmanlığı görevi üstlenmemiştir. ekonomi ile ilgili genel kişisel fikirleri içeren bir günlüktür.
Tam olarak anlaşılabilmesi için eski yazılarında okunmasını öneririm

23 Ekim'e doğru

Bu pazar AB'li yöneticiler toplanacak ve Avrupa'yı kurtaracaklar. Bu Avrupa'yı kurtarma kararı aybaşında sayın Sarkozi ve Merkel tarafından kararlaştırıldı. Toplandılar ve Avrupa'yı kurtarmaya karar verdiler. Keşke daha önce karar verselerdi bu iş bir karar vermeye bakıyor ise. Bir toplantıda ne kararı çıkabilir. Yunanistan kontrollü temerrüt bu kesin bir karar gibi (görüşlerimi yazdım) (Geçen yıl uzatmadan Yunanistan iflas etse idi belki bu güne kadar toparlardı. Burda yapılan bazı şirketler bankalar Yunanistan'daki paralarını kurtarmaya çalışıyorlar -bunu da Yunanistan halkına ödetecekler zira ödeyecek bir muattap yok dişleri de halka geçtiğini düşünüyorlar-)
Konu dağılmadan bu toplantıdan ne çıkabilir. Hiç bir şey. Zenginler asla paralarından vazgeçemezler. Vazgeçemeyecekler de. Ve bu kararsızlığı getirecek. Piyasalar net ve sağlam bir hareket bekliyor. Aslında piyasalara ciddi bir Euro likiditesi yeter. Ama bunun uygulandığı şekliyle hiç bir anlamı olmadığı açık. Biriken likidite bir yerlerde aşırı şişiyor ve bolon oluşturuyor. Altından bolon oluşturabilecek kadar bol likidite var. Sorun likiditenin gerçek ekonomik döngüye karışması (piyasalarda ordan buraya dolaşmaması) bunun da tek bir yolu var ekonomik sistem ne olursa olsun ekonominin temel güçü halktır ve bu para ona verilirse ekonomi canlanıp dinamikleşir. Bunu ben 2011'de tekrar tekrar yazıyorum. Blogunu okuyan da yok. Bir tür içimi döktüğün günlük gibi. Bakalım dünya nezaman bu doğruya gelecek. Mevcut krizin ve daha öncekilerin de temel nedeni geniş halk kitlelerinin alım gücünün azalmasıdır. Açılan gelir düzeyi kaçınılmaz olarak durgunluğa oda azalan karlılığa  ve bu kar üzerinden  üretilmiş türev varlıklırada düşmeye neden oluyor yine azalan gelir kredi geri ödemelerinde azalmaya bu da diğer türev varlıklarında azalmaya neden oluyor. Kriz için çözüm aslında mevcut ekonomik sistemin unuttuğu halka hakkını vermekle mümkün olabilır.
Sonuç olarak 23 Ekim'de bu mantalitede bir çözüm bulunamayacağına göre gerçek bir çözüm çıkmayacaktır.
 Eğer iyimser bir görüntü verileceğine dair bir izlenim var ise Dolar pozisyonunda bir satış yapılabilir daha düşükten almak üzere bu paranın bir kısmı liktte bir kısmı hisse senedinde beklenebilir. Ve % 5 lik karla tekrar hisse senedinden çıkılabiir.
 Eğer hava kötümser ise dolar /tl .2'nin üstünü görebilir buna hazırlıklı olmak gerekir. Böyle bir piyasada Yen'in daha fazla getiri olasılığı vardır. Unutmamak gerekir.

17 Ekim 2011 Pazartesi

KAPANIŞ 17 EKİM 2011 SAAT 23.30

İMKB 58.442,44 (-%1,45)
Dolar 1,8663
Euro: 2,5631
E/D:1,3733
Sepet:
Faiz:8,67
Altın1.671,13
Petrol 86,33
Dow11.397 (-%2,13)
SP1.200,86 (-%1,94)

Düşüşün temel bahanesi Alman yetkililerin 23 Ekim'de mucizevi bir şey beklenmemesi şeklindeki açıklamaları oldu.(aklı selim bir açıklama)  Aslında bu oldukça sıradan ve beklendik bir açıklama iken geçen hafta yaşanan yükseliş beklenmedikti.
 Biz üçük yatırımcıların bilmesi gereken temel noktalardan birisi piyasaların hareketi herzaman genel doğrular yönünde olmadığıdır. Piyasalar aslında Platonun beyaz ve siyah atların çektiği araba gibidir. Sürekli beyaza ve siyaha (yükselmeye ve düşmeye) eğilimlidir. Hangi atın güçlü olacağı değişir ve her öne çıkan at bellirsiz bir süre sonra görece yorgun düşer ve arabayı diğer at çeker. Küçük yatırımcı temel harekete (büyük dalgaya) oynamak zorundadır. Piyasaya yada hisseye yön verme gücü olmadığı için küçük yatırımcı büyük dalgaya oynamalı. Yön verme gücü olan büyük yatırımcı küçük dalgaya oynayabilir. Hem karar vericidir hem de küçük yüzdelerden büyük karlar elde etme olanağı vardır.
Küçük yatırımcı temel dalgaya sadık kalmak üzere küçük vur kaç hareketi yapabilir.
örnek geçen hafta 1,84'ün altında  dolar toplasaydı ortala 1,83 maliyetle dolar biriktirebilirdi bunu rahatlıkla 1,86 ortalama ile satmak mümkün % 1,5 'luk bir kar 1 haftada ve dolar paritesinden. Bu iyi kar ve başarılı bir hareket olurdu.

14 Ekim 2011 Cuma

13 Ekim kapanışlar

İMKB:58543,85
Dolar 1,8379
Euro 2,5313
E/D 1,3771
Sepet2,18
Faiz8,36
Altın1667,04
Petrol84,4
Dow11478,13
SP1203,66
Dün bazı tahminlerde bulunmuştum (başlığa yanlışlıkla 12 Ekim değil 11 Ekim yazmışım) 13 Ekiim tahminde bulundum
Dolar tahmini büyük ölçüde tuttu. Ancak bunu E/U paritesinde bir düşüşle olmasını bekerken parite değişmedi sepet fiyatta TL değer kaybetti
İMKB içinde tahmin kabul edilebilir ölçüde doğru idi
ABD borsaları yön değiştirdi kısmen açılışta %1'in üzerinde kayıplar vardı sonra toparladı NasDag hariç hafif ekiside kapandı.
Şu anda belirsizlik hakim beklediğim olumsuz hava oluşmadı. Ancak şu an kısa dönem için borsalar gereğinden fazla yükseldi bir düzeltme olacak. Sonrasında klasik sorunlarla E/U aşağıya gelecek.
Küçük yatırımcı için önerilerim aynı dolar güvenli liman

13 Ekim 2011 Perşembe

11 ekim yarın ne olur? Tahminler

Tahminler
Düzeltme gelir bahane ne olur ? İşte bahanenin ölçüsü düzeltmenin şiddetini belirler.
Borsalarda ortalama % 2 düşüş
 dolar 1,83 'ün üstü 1.84  e/u 1,3600 yaklaşır
altın düşer

12 Ekim 2011 Çarşamba

12 Ekim kapanışlar

İMKB:59420
Dolar 1,8204
Euro 2,5090
E/D 1,3783
Faiz 8,3
Altın1677,2
Petrol 84,9
Dow 11518,85
SP 1207,25
 Şu an kritik nokta avrupa borsaları iki ayın zirvesinde Türkiye borsası 60 bin direncinin hemen altında E/U 1,38 geçti geri 1.38'in hemen altında seyrediyor VİX 30'lara yaklaştı bir tür zirve noktasındayız.
Dönüş olacak mı? beninm yanıtım evet kesinlikle dönüş olacak.
Ham petrol gün içi en yüksek 86 lardan 84'lere düştü. Bu ters hareket önemli.
Dün ki tavsiyelerime devam ediyorum. Hisse senedi yükseldikçe sat bu gün sattıysan daha ucuzdan alacaksın (kısa vadede ) Garan'ı takip edelim bu gün ki kapanış 6,90
Dolar kritik seviye eğer bu seviyelerde kapanış olursa 1,82 daha düşük maliyet olasılığı doğar.
Altın alma Euro alma varsa sat.

11 Ekim Özetle

Borsada alma  bekle daha uygun fiyatlar gelecek hisse senedi varsa yükselişi gördüğünde sat pozisyonu azalt maliyet düşürme olasılığı doğacak
Altın alma varsa telaşlanma dolar ve altın ons fiyatı ters orantılandı Tl fiyatında önemli bir değişme olmayacak ancak dolarda bir gevşeme sinyali görürsen sat
Euro alma varsa sat Merkozi doğru olduğu sinyali alırsan al
Dolar 1.84'ün altına düştükçe al 1.82'lerde ardışık kapanışlar olmadıkça satma Merkozi doğruluğu sinyalınde sat ve maliyet düşür uzun vade de 3. para genişlemesi olmadığı sürece dolar yukarı ve kiriz boyut değiştirmedikçe  3. para genişlemesi olmadığı sürece Tl artık eski fiyatları görmeyebilir. Merkez bankası umarım rezervi ucuza satrak bitirmez. (Türk piyasalarından ciddi para çıkışı oldu dahada olması muhtemel şu an düşük maliyet düşünülecek dönem değil )
Likit pozisyon koru

11 Ekim 2011 Salı

11 Ekim 2011 Kapanışlar

Dolar 1.84 Euro 2,5108 Altın 1.665,25 E/U 1,3643 Faiz 8,4
İMKB 58,664 DOW 11,416 SP1,195

Dolar MB'nın 140 milyon dolar satışı ortalama 1.84 fiyattan gerçekleşmiş. Dün biraz 1,83'lerin altına sarkar gibi olsada 48 saati tamamlamadı. 1.84'ün üstünde kalması hala olası kötü senaryoda ciddi artış potansiyelini tuttuğunu gösteriyor.
Altınla ilgili ilginç bir nokta piyasalarda yaşanan kısa Merkozi rallisi ile birlikte altının da yükselmiş olması artık altının güvenli liman hikayesinin bittiğinin bir kanıtı oldu. Altın çoktan mevcut piyasa koşullarına göre ciddi bir şişme gösterdi. Her yükseliş trendindeki yatırım aracı bir şişme gösterecektir. Ancak altında bu beklenenin çok üstünde oldu. Artık altın da doların düşüş ihtimali durumunda yükseliyor. Artık kötü piyasa koşullarının tek çıkışı Dolar kaldı. (Şu günler için) Altının 1500'lü fiyatları görmesi ve burda uzun süre beklemesi biraz kendini unutturması gerek. Savaş hariç altının yükseleceği bir senaryo kalmamıştır.
Küçük yatırımcı eğer küçük marjlarda trade yeteneği var ise hisse senetlerinin mevcut hareketlirni kullanabilir. Ancak 50 binleri beklemekte fayda var. 52 binlerden alışa geçilebilir. 48 000'e kadar sarka bilir o yüzden alışlarda 4 binlik bir kademeye pay bırakmak gerekir. Ordan alınacak hisselerde  uzun süreli değil. Bir iki aylık bir süre ve % 5 ile 10'luk karlarda realize edilmeli.
Eğer bu senaryo tutacak ise52 000  - 48 000  İMKB 2.00'nin üzerinde bir dolar demektir. (merkez bankasıda bunu engelleyemez)
Bu arada merkez bankası araya güçlü bir oyuncu olarak girmese idi doları fiyatı 1,92  1,93'lerde şu an için dengelenmiş olacaktı. Buna göre bir yükseliş beklentisi hesaplamakta fayda var.

11 Ekim 2011 Merkozi

Pazar günü sayın Sarkozy ve Merkel bir çay partisi verdiler ve ay sonuna doğru tatmin edici bir açıklama yapmaya karar verdiklerini açıkladılar. Yıllar sonra bu günceyi okuduğumda komik gelecek bir toplantı ve sonuç. Beyler ve bayanlar onca zamandır dersinize neden çalışmadınız? 2 hafta daha çalışıp geçecekler sınavdan. Burda ülke ekonomilerinin batmak üzere olduğu bir zamandayız. Siz neyi paylaşa mıyorsunuz?
 Garip olan bir noktada bu anlamsız açıklamanın ki bence oyalamadan başka bir şey deyil hadi gerçek olsun 2 hafta sonra çok ciddi bir plan açıklansın neden sadece bunun olasılığı piyasalara yetiyor. Kırılgan ve temelsiz ekonominin ve piyasaların dünyaya hakim olduğu açık. Bazen dedikodular bazende biz şu ana kadar yattık ama 2 hafta çalışıcaz çok süper bir plan açıklayacaz gibi deli saçması açıklamalardan medet umar hele gelmiş piyasalar. Eskiden bir karizması var dı bunların gerçetten anlamlı verilerle hareket ederlerdi şimdi bir oyana bir bu yana giden bir sözün ona gelişmiş piyasalar dömine girdik. Bu arada Sarkozi Merkel görüşmesine gelince kim bize kral çıplak diye haykıracak ortada bir plan yok ortada bir uzlaşma yok. Açıklansın görelim .

9 Ekim 2011 Pazar

Dolar artışını hızlandıran nedenler

Türkiye merkez bankasının (TMB) Ağustos başında yaptığı faiz indirim kararı (genel piyasa beklentisinin tam aksine yapılmış proaktif bir hareket olarak yorumlanmıştı -proaktif olmak mevcut ekonomik belirsizlikte çok riskli -bir tür kumar -ya tutarsa  ) Doların 1,75'lerdeki normal direncinin doları çok güçlendirecek şekilde kırılmasına neden oldu. Bu hareketi cari açığın düşürülmesi için TL'ye değer kaybettirici bir hareket olarak yorumlamıştım. O dönemde bir takım yöneticilerden cari açık tehlikesine karşı önlen olarak vatandaşa ayağını yorganına göre uzat gibi açıklamalar geliyor ve insanlar daha az harcamaya teşvik ediliyordu. (Evet ekonominin temeli vatandaştır ve onun harcama alışkanlığı ekonomiye yön verir ancak bu çok uzun vadeli bir yaklaşım.) Ancak hemen ardından MB dolar satım ihaleleri başlattı. Doların daha fazla değer kazanması istenmiyordu. O halde bu faiz indirimin  temel nedeni de artan global ekonomik ressesyon  riskene karşı Türkiye ekonomisini desteklemek. Ve netekim bir takım yöneticilerden harcamaların kısılmasına gerek olmadığı açıklamaları yapıldı tersine olan açıklamalar için düzeltmeler yapıldı. (Turkiye ve dünya çok önemli bir ekonomik girdaba giriyor ve gemiyi süren kaptanların çok dikkatli ve tutarlı hareketlerine ihtiyaç var. Bu girdap bir öncekinde olduğu gibi  küçük kayıkları (şirketleri ) yutmayacak sadece büyük gemilerde (ülkelerde ) risk altında.
 Tekrar  dolara dönelim. Direnç noktası 1.40'lardan başalayan yükselişi zayıflatmak üzere iken gelen faiz indirimi tam tersi  ivmelenen bir yükseliş doğurdu ve tarihi zirve geçildi. İşte temel hata burda normal piyasa koşullarında oluşan bir direnç noktasında dolar yükselişi durdurulmalıydı. Suyun önüne çekilmiş bendin sızıntı oluşturan yerleri sıvamak gibi bir şey yapılmalı idi. Faiz indirimi mevcut çatlağı genişletti sonra döviz satış ihaleleri ile genişleyen çatlağı sıvamaya çalıştık ancak bunu da çok az çimento kullanarak yaptık. O anda çok miktarda döviz satışı ile genişleyen  çatlak tam kapatılmalıydı. Derken bu çatlak tüm bendi yıktı. Bizde kalıtıların üstüne ciddi beton döktük ancak görünen o ki akıntıyı durduran bizim bendimiz değil akan suyun debisi ve artık bizin bir bendimiz yok. Çimentomuz var yaklaşık 6 milyar dolar sattık satılabilecek 34 milyar dolarımız daha var. Ama bunu da böyle etkisiz bir şekilde kullanırsak. İşler çığırından çıkabilir. Her ülke vatandaşı gibi ne olursa olsun ülke ekonomisinin kötüye gitmesinden büyük kaygı duyuyorum ve bu yazdığın yazının gereksiz ve geçersiz bir kötümserlik olmasını umuyorum. Umarım ki zaman beni haksız çıkarsın. Çünkü bu kriz 2001 krizi gibi değil o zaman zora giren ülkeyi (tabiki karşılığını almak koşuluyla ) kurtarabilecek ülkeler vardı. Şimdi herkes kendi derdinde. AB bile kendi üyelerini kurtaramıyor. Girdaba giren ülkenin kendilerini çekmesinden korkuyorlar.
Bu arada görünen o ki Yunanistan'ekonomisini girdiği girdaptan çıkarabilmek mümkün görünmüyor şu an yapılan daha çok batan gemiden ne kurtarabiliriz mantığında. Buna da " Kontrollü temerrüt "  denecek. (Ancak Yunan gemisi girdaba girerse olaşacak çekin kuvveti suda gemi bırakmaya bilir bunun şu an yeterince ön görüldüğünü düşünmüyorum Hiçbir Ülke ekonomisinin bu girdaba girmesine izin verilmemeli yoksa kara delik gibi dünya üzerindeki tüm ekonomi bir batık haline dönüşebilir )  Esasen temel yapılması gereken Yunanistan ekonomisinin girdaptan kurtarılması değil girdaba nedene olan deliğin kapatılması gerekir. Ki delik  tüm dünyada artan gelir dağılımı eşitsizliğidir. Zenginlikler ve para ekonomiyi oluşturan geniş halk kitlelerine dağıtılmaz ise döngü kırılır. Modern iktisat kıt kaynakların yönetimidir. Kıt paranın değil. Para bir araçtır kıt kaynaklardan üretilen mallara ulaşmak için. Bu aracı geniş halk kitlelerinden alıyorsunuz ve o halkın da bu mallara ulaşamaması nedeniyle krize giriyorsunuz. ve sonra azalan karlılıkları  merkez bankalarının bastığı para ile kapatıyorsunuz. ki bu halkı elindeki mevcut paranın değerini dolayısıyla alım gücünü düşürüyor ve delik biraz daha büyüyor Oysa kapatılması gereken temel nokta girdaba neden olan delik yani geniş halk kitlelerinin elinde modern liberal ekonomiyi döndürecek para olmaması. Bu krizin temel nedeni bu ve çözümü de basit. Bu yaklaşım gerçek liberalizmi doğuracaktır. Yeterince zengin halkları olan toplumlar. İşte o zaman gerçek başarılı inovativ dinamik şirketler doğacak ve karlılıklar gerçek anlamda artacak ekonomi sürekli kendini yenileme şansı bulacak bunun için hiç devlet desteği de gerekmeyecek. (önerim gülünç ve saçma mı geliyor  sizin öneriniz liberal ekonomiyi sadece devletin kucağına oturup sırtını sıvazlayınca yaşar hale getirmedi mi Lehman'ın suçu neydi Onu da AIG gibi kucağınıza oturtamaz mıydı devlet FED'in gözünün içine bakan bir ekonomi yaratmadı mı ki sizin önerimiz benim önerime gülesiniz )
Tekrar Yunanistan ' a dönelim Aslında Yunan halkı haklı direncinde ve farkında olmayarak bu temel doğruya yöneltiyor Avrupa Birliğini. AB'nin yapması gereken milyarlaca Euro'yu Yunan halkına çok uzun süre zarfında (50-100 yıl) geri alacak şekilde dağıtmaktır. Eğer bu size komik ya da saçma geliyor ise biz sizin çözümlerinizin krizini yaşamıyor muyuz?
Bir ek daha yapmayım ki Batacak olan Yunanistan değil tarih yazmış bir ülke (bizin gibi komşularımız gibi) tarihin içinde kaybolamaz. Bu toplumlar kendini tarihle kanıtlamışlardır. Sadece bir iniş çıkış döngüsüdür o kadar. Ayağa kalkacak gücü kendi  tarihlerinde bulacaklardır.

8 Ekim 2011 Cumartesi

Dolar nereye gider? Ekim 8

7 Ekim Cuma kapanış  Türkiye piyasalarında 1,84'ün hemen altında oldu: 23:00'te ABD piyasaları kapandığında 1,8488 idi. Türkiye merkez bankası'nın (TMB) maksimumu 750 milyon Dolarlık ihalesi ile 1.84'ün altına sarkmıştı. Ancak piyasalar negatifi geçtiğinde tekrar kayıpları kapatıyor. Sonuç olarak TMB'nin satış ihalesi değil daha çok piyasanın yönü Dolar fiyatını belirliyor görünüyor. Fitch'in İtalya ve İspanya'nın notunu kırınca ABD piyasaları yön değiştirdi. ABD işsizlik rakamı beklenenden iyi gelmesine karşı not indirimi piyasaların yönünü eksiye çevirdi. Şu anda görünümde ABD'nin resesyon riski düşük. Avrupa ciddi riskte.
 E/U (Euro/USD) ne kadar düşer. 1.1'e düştüğünü sayalım. (Bu oran şu anki sınır diye düşünüyorum)
o1) E sabit kalsın ( 2.476)   U: 2,251  Sepet 2,363 TL sepette % 9 değer kaybediyor
o2) Sepet sabit kalsın (2.162) U:2.059 E: 2.26
Olasılıklar  (yön değiştirici MB müdaheleleri dışlandığında )
1. Euro USD karşısında değer kaybedecek
2.TL USD karşısında değer kazanmayacak
3.TL'nin E/U'nun düştüğü piyasa koşullarında değer kaybı olasılığı yüksek yinede Türkiye Ekonomisi Avrupa ekonomisinden daha az riskli  en iyi ihtimalle Euro/ TL sabit kalabilir
Sonuç: TL USD karşısında değer kaybedecek Euro'ya karşı değerini korursa o1) hesaplamasında
 USD 2.251 (bu USD/TL için alt sınır) (
o1) olasılığı  E/U 1,30 iken USD 1,905  (% 3,0)
                          1.20 iken USD 2.06     (%11,6)
                          1,10 iken USD 2,251   (%21,3)
                                                        (Parantez içleri USD'nin bu güne göre TL karşısındaki değer artış oranı)

7 Ekim 2011 Cuma

Merkez bankaları piyasaya müdahale etmemeli. En azından böyle müdahele etmemeli.

Merkez bankaları piyasaya müdahale etmemeli?
Bu cümleyi Lehman krizinin başında söylemek iddalı bir yargı olurdu. Ancak şimdi geçen yaklaşık 3 yıl sonucunda ekonominin bir adım dahi ilerlememesi zaten temel kanıt oluyor. 3 yıldır ekonomilerin tek kurtarıcıları olarak büyük merkez bankaları görüldü ve onlarda kendilerinden beklenen hareketleri yaptılar.
 Yapılan aslında nedir yaşlı hasta bir insanı ayağa kaldırıp koşturmaya çalışıyoruz. Lütfen arkadaşlar onun artık koşamayacağı belli. Yapılması gereken yaşına saygı ve son günlerinde huzurlu bir dönem geçirmesini sağlamak ve koşması için gençleri piste almak.
 Neden sadece Lehman feda edilidi. Bir önceki dotcom krizinde faizler sıfırlandı sonuç mevcut krizin yaratılması. 3 yıldır FED milyarlarca dolar dağıtıyor sonuç önümüzü göremediğimiz savaş tamtamlarının çalındığı belirsiz bir ekonomi. Aynı hataları yapmak için mi yeni yöneticiler seçiliyor. Bide bakalım bu yapsın nasıl olacak. Felsefesiz toplumlar yapılana değil yapana bakarlar.
 Milyarlarca dolar batmak üzere olan şirketlerin borcunu kapatmakta kullanıldı böylece borcu alamayıp batacak bankalar kurtarıldı. Devam edildi paralar bu şirketlere dağıtılmaya belki toparlanır, istihdam yaratır ekonomi toparlanır diye düşünülerek. Onlar ne yaptı düşen piyasalarda bedavaya aldıkları parayı artırma peşine koştular. Dünyayı likidite fazlalığı kaosuna doğru sürüklediler. Altından bolan yaptılar düşünülesi değil. Bu yaşlanmış şirketlerin ayağa kalkacakları yok. Vakti gelince Lehman gibi çekilecekler. Bunun başka çaresi yok. Liberalizmin doğup büyüdüğü topraklar nasılda unutmuş o nun felsefesini. Siz bu ölü şirketlerle ve anlayışla nasıl yeni yaratıcı özgür şirketler kuracaksınız. Merkez bankalarının yapması gereken bu kriz döneminin sosyal bir patlama olmasını önleyip batacak şirketlerin kontrollü bir şekilde batmasını sağlamak olmalıydı.Ya  Dow 3 bin olursa mı? E demek ki mevcut şirketlerin ederi oymuş ozaman ne şişirip duruyoruz fazla likiditeyle.
 O milyar dolarlar şirketlere değilde halka dağıtılsa idi. Eskimiş şirketler piyasadan çekilir yerine yeni şirketler genç bir ekonomi doğardı bu arada halkta harcıyana kadar bir süre parayı bankalarda tutacağı için onlarında çok aşırı risk almamış olanları ayakta kalırdı. Batacak olanları da batsın ki ders olsun.
 Yanlış ödüllendirilerek ekonomik yenilenme söz konusu olamaz
 Ekonomiler zamanla doğar büyür genç olur yaşlanır kriz ise yaşlı ekonomiye koşturma çabasıdır.Bırakın o köşesine geçsin siz gençleri önünü açın onlar zaten duramaz koşarlar.
 Steve Jobs ilham versin size. Önünü açın Steve Jobs'ların.  Bununda yolu paranın şirketlere değil halka verilmesi. Onlar ekonomik tercihleri ile zaten yaşaması gereken şirketleri yaşatacak. Yada doğması gereken girişimleri doğuracaktır.

Dolar nereye gider ?

Altının ons fiyatının 800-900 dolar olduğu dönemde başlayan tutarlı ekonomik tahminlerim
1.40  iken yaklaşık 1 yıl önce mutlaka dolar almak gerek ile devam etmişti
Şimdi öngörü nedir?
1.80'in üzerinde dolar/Tl paritesi  nerereye gider?
Rekor fiyatlardan sonra oluşan grafikler ve değerler kestirilemez. Kimsenin net bir tahmini olamaz. (tahminler tutmayabilir ancak test edilmiş fiyat aralıklarındaki destek ve direnç noktaları anlamlı tahmin olasılığı oluşturur ve bunlara bağlı yatırım yapmak yanlış bir seçenek değildir) Ancak bilmediğimiz bir fiyat aralığındayız ve henüz piyasa koşulları bu fiyatta tepe fiyatı belirlemedi. (Merkez bankasının direkt müdahalesi bir piyasa koşulu değildir) Bu müdahaleye rağmen dolar fiyatının daha önceki tepe  seviyesinin üstünde seyretmesi dolar fiyatlarında beklenmedik noktaları işaret ediyor olabilir.
Dün ve bu gün net ve sert iki müdahale 1.84 -1.85 aralığına inen dolar. Bunda artan hisse senedi piyasalırının etkiside var. Merkez bankası ayı piyasasından bir dipten dönüşe denk gelen yükselişte hamleye başladı. Hep bir tepe fiyat mı merkez bankasını harekete geçirdi öyle ise bu fiyat nedir sorusu soruldu. Bunu merkez bankası biliyor elbet. Bence 2 gece önce 4 Ekim'de son 1 saatte ABD borsalarında başlayan yükseliş hareketi ve bunun devam eden etikisi ( ki böyle bir hareket yapılacaksa bu iyi bir fırsattı) ile oluşan trendin kulanılmasıydı . Ancak tüm merkez bankalarının bu tarz tüm müdahelelerinin ekonomiye fayda değil zarar getirdiğini düşünen birisi olarak bu hareketlerini değişen piyasa koşullarında dolar ve Tl fiyatları üzerinde beklenenin tam tersine etki yaratma olasılığı doğurduğunu düşünüyorum. Eğer piyasalar doları 1.80'inin altında fiyatları gösterecek kadar iyimsen gider ise Merkez bankasının attığı hamle tutabilir ancak tersine piyasalar bozulursa ve dolar mevcut fiyatların altına inmeyip yükselirse ve birde 1.90'ı geçerse bu dolar rezervleri açısından ciddi bir risk oluşturacaktır ve Dolar /Tl o durumda hiç tahmin edilemeyecek bir zirveye ulaşacaktır . Tl'nin değer kaybı Türkiye için kötü müdür iyi midir ? Bu tam cevaplandırılması zor bir konu. Ancak küçük yatrıncının temennisi yada porföyünün tamamı bu paritenin gidişini değiştiremez. Bu gün 1.5 milyar dolara yakın ihale açtı merkez bankası ve ben bir küçük yatırımcı olarak bunun tam olarak sayısal değer dışında neyi ifade ettiğini tasavvur edemiyorum. Ancak mevcut koşullarda küçük yatırımcı temennilerden öte kendini korumalı. Filler boğuşurken altta ezilmemeliyiz ve kendimizi kollamalıyız. Bu bazen Tl'de kalmakla mümkün bazen hiç Tl'de kalmamakla.
Doların yükseleceğini düşündüren işaretler
1.Güçlü sert bir müdahele iyimser bir dış piyasa artan Euro/Dolar paritesine rağmen eski tepe seviyesinin (1.83) üzerinde 48 saat geçiren Dolar
2.Merkez bankasının hep biraz piyasanın dışında pisikolojik etki oluşturmayan duruşu yerine <Merkez bankası bu dövizi daha fazla yükseltmez.> şeklinde psikolojik bir baskı oluşturmaya yönelik yargı oluşturma çabası. (Toplantının ilk cümlesi "artık konuşma zamanı bitti uygulama zamanı" (yada benzeri bir cümle ) pek alışık olunmayan ise toplantıda sarf edilen bu gibi cümlenin dışarıya böyle vurgulanarak çıkartılması )
3.Paranın gidecek yerininin kalmaması (Şu dönemde aklı selim bir ekonomi değil aşırı fazlalıkta ve  sıkışmış bir likiditenin hareketleriyle oluşan bir kaosun içindeyiz kimse önünü göremiyor başından beri yapılan yanlışlar ve kimsenin yanlıştan dönme cesareti ve gücü yok. Dünya üzerinde şu an güçlü bir ekonomi yok. )